“Hani insanların parası yoktu”
“Tüm oteller dolu”
“Yollar çok kalabalık, trafik felç oldu”
“Restoranlarda yer yoktu”
“Kafelerde oturacak masa kalmamıştı”
Sanırım bu uzun bayram tatilinde en çok bu sözleri duyduk.
Hepsi doğru idi.
Ancak, tuzu kurular hariç, kimi kredi kartına yüklendi, kimi bedava sahil kenarlarını tercih etti, kimi Silifke’den öteye gidemedi.
Hatta 5 günlük tatil için kredi çekenler bile vardı.
Mevcut borçlara yeni borçlar eklendi.
Şuan toplumun büyük bir kesimi kredi kartı borcunun asgari tutarını bile ödeyemiyor.
Eline geçtiği kadarını kartına yatırıp, limitinde yer açmak dışında bir şey yapmıyor.
***
‘Yaşadığımız şehrin sadece yüzde 10’luk kesimi rahat yaşıyor’ bile desek, bu 200 Bin kişi yapar.
Şehrimizde komşu ve yakın illerden gelen araç yoğunluğu dikkat çekti.
Bunu da eklersek bu kalabalığın normal olduğunu anlarız.
Yani her yerin dolu olması sizi aldatmasın.
Oralar zaten doluydu.
Önemli olan insanların neyi, nasıl yaptıklarına bakın.
***
Uzun tatilleri çok çalışan ve refah düzeyi yüksek, ekonomik sorunları olmayanlar yapmalı.
Bunların hiçbiri bizde yok.
Uzun tatiller, insanlarda bir yerlere gitme isteği uyandırıyor.
Bunalan insanlar, kendini, kendine göre bir yere atmayı tercih etti.
Ama bunu biraz daha borçlanarak yaptı.
Serkan TULTAK