Nükleer alanda da giderek söz sahibi olan kadınlar, Akkuyu NGS’de başarılarıyla göz dolduruyor. Türkiye’nin ilk nükleer santrali olma özelliği taşıyan Akkuyu NGS’de, 8 bin çalışanın bin 41’i kadın. Akkuyu Nükleer A.Ş. İdari Destek Direktörlüğü Genel Müdür Özel Kalem Müdürü Natalia Konovalova, “Sahada bin 41 kadın çalışıyor. Bunların 308’i Akkuyu Nükleer A.Ş. bünyesinde görev alıyor ve bunlardan da 97’si Türk” dedi.
Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom tarafından Mersin’de inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) Projesindeki kadın çalışanlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde Mersinli kadın gazetecilerle bir araya geldi. Her biri kendi alanında başarılara imza atmış kadın uzmanlar, çalışma koşullarını ve başarılarını paylaştı.
Nükleer Alanda Kadınlar (NÜKAD) grubu üyesi ve Nükleer Sanayi Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Nesrin Sevimli’nin moderatörlüğünde bir otelde gerçekleştirilen etkinliğe, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Geliştirme Dairesi Başkanlığı ETK Uzman Yardımcısı Kübra Şengül, Akkuyu Nükleer A.Ş. İdari Destek Direktörlüğü Genel Müdür Özel Kalem Müdürü Natalia Konovalova, Akkuyu Nükleer A.Ş. Hukuk ve Kurumsal İşler Direktörlüğü Uyuşmazlıklar ve Dava İşleri Birimi Eksperi Aslıhan Polat, Akkuyu Nükleer A.Ş. Radyoaktif Atık Yönetimi ve Harcanmış Yakıt Departmanı Kıdemli Uzman Emine Tellioğlu ile Treysan Prefabrik Çelik Yapılar şirketinden İş Güvenliği Uzmanı Ayşenur Bal konuşmacı olarak katıldı.
Etkinlikte, Akkuyu NGS inşaat sahasında çalışan kadınlarla Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Anastasia Zoteeva’nın mesajları da videoyla aktarıldı.
“Nükleer alanda devrim niteliğinde sayısız buluşa imza atmış kadın var”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan moderatör Sevimli, nükleer alanda tarih boyunca devrim niteliğinde sayısız buluşa imza atan, insanların gelişimine katkı sağlayan ve bu başarıların çoğunluğunda da kadınların yer aldığı bir alan olduğunu söyledi. Bu başarıların bir kısmının da önyargılar nedeniyle gölgede kaldığını belirten Sevimli, “Çok uzun zamandır Uluslararası Atom Ajansı ve birçok kuruluş, nükleer sektörde cinsiyet eşitsizliğini ortadan kaldırmak için çalışıyor. Halbuki geçmişten günümüze ilham veren sayısız kadın var. ‘Nükleer bilimin annesi’ diyebileceğimiz bir bilim kadını, iki Nobel Ödülü sahibi Marie Curie, bunlardan biri. Döneminin erkek egemen bakışına karşı çıkmış, mücadele etmiş bir bilim insanı” dedi.
Dünyada nükleer alanında tarihe geçmiş diğer kadınlardan da örnekler veren Sevimli, “Bu kadınlar, yaşadıkları dönemin fark oluşturan kadınları. Onlar bugüne de ışık tutmaya ve ilham vermeye devam ediyorlar. Bugün ülkemizde de buluşlarıyla, geliştirdikleri teknolojilerle sayısız bilim kadını var. Nükleer alanda da Akkuyu NGS ile birlikte başka bir dönüşüm yaşanmaya başlandı. Ülkemizde, nükleer bilim alanındaki kadınlardan daha fazla söz edildiğini hepimiz biliyoruz” diye konuştu.
“Rosatom, kadın çalışan sayısında dünya ortalamasının üzerinde”
Rosatom’un, kadın çalışan sayısında dünya ortalamasının üzerinde olduğuna da dikkat çeken Sevimli, “Nükleer alanda kadın çalışan sayısı dünya ortalaması yüzde 12 iken, Rosatom’da yüzde 30. Üst düzey yönetici oranı Rosatom’da yüzde 22 iken, dünya ortalaması yüzde 5” ifadelerini kullandı.
“Nükleer sektör, giderek gelişen ve genişleyen, biz kadınlar için yeni alanlar bulabileceğimiz bir sektör”
Yaklaşık 20 yıldır Rosatom bünyesinde çalışan Akkuyu Nükleer A.Ş. İdari Destek Direktörlüğü Genel Müdür Özel Kalem Müdürü Natalia Konovalova ise meslek seçiminde o mesleğe olan sevgi ve saygının mutlaka başarıyı getireceğini vurguladı. Nükleer sektörde bir kadın olarak çalışmanın avantajlarını anlatan Konovalova, “Biz bu mesleği seçerken aslında ne kadar başarılı olacağımızdan ziyade burada ne kadar faydalı olacağımızdan hareket ediyoruz. Mesleğe başladığımda Rusya’da çok önemli nükleer tesisler inşa ediliyordu. Bunların inşa edilmesinde ve işletmeye alınmasında benim de çok büyük bir rolüm olduğunu düşünüyorum. Nükleer santralde bir kadın olarak çalışmanın avantajı; nükleer sektör giderek gelişen, giderek genişleyen, dolayısıyla biz kadınlar için her zaman yeni alanlar bulabileceğimiz bir sektör. Bu alanda çalışırken şunu fark ettim; biz sadece güzel ve güçlü bir ekip kurmadık, aynı zamanda ortak hedeflere doğru büyük işler yapmakta olduğumuz bir ekibin parçasıyız. Akkuyu bünyesinde birden fazla alanda çalışıyorum ve bizim çalışmamız direkt olarak projenin başarısıyla bağlantılı. İşimi çok seviyorum ama bir başarının arkasında yatan önemli özellik, işinize sevgiyle yaklaşmak” şeklinde konuştu.
“Akkuyu NGS sahasında bin 41 kadın çalışıyor”
Akkuyu Nükleer A.Ş. ve Akkuyu NGS inşaat sahasında çalışan kadın sayılarına ilişkin de bilgi veren Konovalova, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde 4 yeni kadının daha iş başı yaptığını söyleyerek, şöyle devam etti:
“Akkuyu Nükleer A.Ş. bünyesinde 308 kadın çalışan var ve bunların 97’si Türk vatandaşı. Akkuyu inşaat sahasında ise taşeron şirketlerle birlikte bin 41 kadın çalışıyor.”
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Nükleer Enerji Proje Geliştirme Dairesi Başkanlığı ETK Uzman Yardımcısı Kübra Şengül de kadın-erkek ayrımı yapılmayan bir ortamda büyüdüğünü, iş yaşamında da bu anlamda bir zorluk yaşamadığını ifade etti. Bir kadın olarak nükleer alanda çalışmaktan çok mutlu olduğunu belirten Şengül, “Hem bu sektörde hem de bakanlıkta her zaman destek görüyoruz. Öte yandan, bakanlığımız ‘Türkiye’ye Enerji Veren Kadınlar’ adıyla da ödül veriyor. Bu ödülle kadın girişimcilerimizi, kadın yöneticilerimizi ve çalışanlarımızı destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Rusya’da nükleer alanda ilk eğitim alanlardan biri olan ve 2018’de mezun olur olmaz Akkuyu NGS’de çalışmaya başlayan Akkuyu Nükleer A.Ş. Radyoaktif Atık Yönetimi ve Harcanmış Yakıt Departmanı Kıdemli Uzman Emine Tellioğlu ise şu anda Akkuyu Projesinde çalışan 147 mezundan 22’sinin kadın olduğunu söyledi. Tellioğlu, Rusya’da halen eğitimlerine devam eden 107 Türk öğrenciden 16’sının da kadın olduğunu ve 3 yıl içinde onların da Akkuyu’da çalışmaya başlayacaklarını belirtti.