Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, TBMM gündemine getirilen Barolarla ilgili düzenlemede savunmanın ana unsuru olan avukatların görüş ve kaygıları konusunda hassas davranılması gerektiğini savundu. Her alanda demokrasinin olmazsa olmazı olan çoksesliliğin adalet alanında sakıncalar doğurabileceğine dikkat çeken Başkan Tarhan, “Her zaman işbirliği içerisinde çok güzel işler gerçekleştirdiğimiz Mersin Barosu başta olmak üzere bir süredir tepkilerini göstermek için eylem gerçekleştiren Baroların sesine kulak verilmelidir” dedi.
Düşünülen sistemin hukukun siyasallaşması tehlikesini de beraberinde getireceğini vurgulayan Başkan Tarhan açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Adaletin en güçlü savunucuları olan avukatların birliği olan Baro, bölünerek etkisizleştirilmeye çalışılmaktadır. 2 bin avukatın bir araya gelerek alternatif baro kurabilecekleri yeni sistem yürürlüğe girerse hukukun siyasallaşması tehlikesini de beraberinde getirecektir. Fatih Sultan Mehmet’in dediği gibi, ‘Adalet ölürse devlet ölür’ sözünden yola çıkarak adaletin en büyük sacayaklarından birisi olan savunmanın siyasallaşma tehlikesinin önüne geçilmelidir. Her alanda olduğu gibi hukuksal alanda da yapılacak düzenleme ve değişikliklerin avukatların da görüşü alınarak yapılması sağlanmalıdır.
TBMM gündemine alınan önerge kapsamında Kamuoyuna yansıdığı şekilde bir şehirde 30 avukattan az olmamak kaydıyla, ildeki toplam avukat sayısının yüzde 10’uyla baro kurulabileceği ya da en az 2 bin avukat olan bir ilde yüzde 10’u, yani 200 üyeyi bulanların baro kurabileceği öngörülmektedir. Yine 5 binin üzerinde avukatın olduğu illerde 2 bin avukatın baro kurabileceği belirtilmiştir. Düzenleme olduğu gibi geçerse İstanbul’da 25 baronun kurulması ile siyasal olarak bölünmüş bir durum ortaya çıkacaktır. Bu durumun sistem açısında doğurabileceği sakıncaların karşılıklı görüşmelerle çözülmesi en doğru olanıdır.
Her zaman işbirliği içerisinde çok güzel işler gerçekleştirdiğimiz Mersin Barosu başta olmak üzere, bir süredir tepkilerini göstermek için eylem gerçekleştiren Baroların sesine kulak verilmelidir. Çekince sundukları konulara hassasiyet gösterilmeli ve kaygıları giderilmelidir.
Demokrasiyle yönetilen güçlü devlet anlayışı bunu gerektirir.”